Nasıl başlayacağımı, nereden başlayacağımı bilemeden başladım yazmaya.. Kendimce renklendirdiğim küçük bir dünyam var, küçük küçük hayallerim var.. Sabah 8 buçuk, akşam 6 olmak üzere gidip geldiğim bir ofis işim olsa bile, hep hayalimde severek yapacağım, kendi işimin olduğu ufak bir dükkan açmak var. Kurabiye kokularının yayıldığı, beyazın üstünde tatlı renklerin olduğu, sevimli beyaz sandalyelerinin olduğu, bir köşesinde kendim tasarladığım davetiyeler, nikah şekerleri, diğer yanda kurabiye malzemeleri... Bir olacak belki inanıyorum ama yoğun koşuşturmacaya kapılmış gidiyorken acaba diyorum bazen, sadece hayalde mi kalır ki böyle şeyler..
Neyse, ben başlayayım da bir yazmaya, siz anlarsınız beni.. Belki siz de benim gibisinizdir, ufak şeylerden mutlu oluyorsunuzdur. Mesela bir kafede yediğiniz tatlıyı evde deneyip yapmaktan, ortaya çıkan sonucu eşiniz - sevdiğiniz beğeniyorsa mutlu oluyorsunuzdur, ya da hala mektup yazmaktan, sevdiklerinize kart atmaktan, çocukluktan kalma alışkanlık gibi küçük etiketlerden, renkli kurabiyelerden, eşinizin getirdiği küçük bir papatyadan mutlu oluyorsunuzdur.. Kahvenizin üstüne kocaman bir köpük yapıp tv karşısında battaniye altına girmekten, bir bebeğin size gülümsemesinden, gittiğiniz tatilde oraya özgü yemekler yapan çok iyi bir restorant keşfetmekten.. Daha çok şey var yazabileceğim, ama yazarken bunun sadece bir başlangıç yazısı olduğunu hatırladım şimdi ve en iyisi mi devamını ilerki yazılarıma saklayayım dedim :)
Dilerim ki keyifle okursunuz.
Sevgiyle kalın..
.JPG)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder